31 Temmuz 2011 Pazar

sevgili günlük vol.7 temmuz sonu raporu.

Ne zamandır Sevgili Günlük başlığı ile bir şeyler yazmıyordum. Kendime not olsun daha sık yapayım bunu.

Dün pandamla 4.ay dönümümüzdü.
Pandamla ilgili bir çok şey yazmak istiyorum ama en son yazdığımda blog kaydının altına gelen yorumlardan ötürü canım sıkıldı. Neyse o konuyu hiç açmadım, bu saatten sonra da açmam.

Bugün hem ay dönümümüz hem de pazar olmasını değerlendirip -zaten yarın Ramazan bir daha fırsat olmaz diyerek- kalktık Burgazada'ya gittik.
Sabah uyanıp, hazırlanıp gitmek zor oldu tabi.
Ucu ucuna yetiştiğimiz vapur hınca hınç doluydu. Ramazandan önceki son gün olmasından ötürü diye düşündüm belki. Belki de pazar olduğu içindi bilemiyorum. Tek adalar deneyimi Kınalıada olan bir insanım.
Hiç gitmediyseniz Burgazada gerçekten güzel.
Vapurdan indikten sonra hemen oradaki eli yüzü düzgün bir yerde kahvaltımızı yaptık.
Sonrasında pandamın internette okuduğu, insanların öve öve bitiremediği Sinem Dondurma'dan dondurma yedik. Valla milletin dediği kadar varmış ! (: Çok beğendim ben.
Sonrasında Kalpazankaya'ya gittik denize girmek için.
İtiraf ediyorum ki bu sene ayağımı suya sokmamıştım. İyi oldu.
Bol taşlı bir alan ama suyu inanılmaz temizdi.
-Fotograf koyamadığım için üzgünüm hala düzgün bir fotoğraf makinem yok, telefonla da çekmek olmuyor.-
Biraz yüzdükten sonra kendimi hemen şezlonga attım. Pek yanmam ben, yanmayı da sevmem ama hayatımda ilk defa bacaklarımda bir parça da olsa renk değişimi olsun istedim.
Sebebi ise ilk defa beyaz bir etek aldım. Pandam çok yakıştırmıştı diye. Geçen gün işe gitmeden giydim. Etek cidden güzel ama üzerimde, bacaklarımda o kadar çiğ duruyor ki lan dedim Sed bu böyle olmaz. İşte o yüzden bir parça rengim değişsin istedim. Oldu da. Ama omuzlarım ve göğüs bölgem geçen seneki Altınkum maceramdaki gibi kıpkırmızılar ! Olsun. Bir kaç güne geçerler ama.
Ramazan boyunca denize gidebileceğimi sanmıyorum ama olsun bu da yeter bana.
Ben pek deniz kum güneş insanı değilim.


Bu ara kendimle özellikle ilişkimle ilgili çok sorguladığım şey var. Böyle yazınca çok olumsuz bir cümle oldu ama öyle değil.
Kendime şaşırırcasına çok seviyorum bu sefer.
Her şeyin hep böyle güzel, düzgün ve huzurlu bir biçimde kalması için elimden geleni fazlasıyla yapacağımı da biliyorum.
Her insana her ilişkisi farklı gelir biliyorum ama bu sefer hiç olmadığım kadar huzurun içindeyim.
Cidden şükredilip tahtalara vurulacak cinsten.
Belki de bunun sebebi ilk defa birine bu kadar kalbimi açmam, ilk defa bu sefer tam anlamıyla "kendim" olmam. Bilmiyorum. Ama her neyse ona binlerce kez teşekkür ederim. Tam bir sihrin içindeyim. Ölümüne mutluyum.


İşten bahsedeyim birazda.
Bu hafta itibariyle ayrılmayı düşünüyorum. Daha önce de yazmışımdır belki hatırlamıyorum. Bir türlü çıkamadım işten hep bir şey çıktı çünkü. Ama bu sefer gene bir aksilik olmazsa ayrılmayı düşünüyorum. Bir iş de bulmadım ama bir parça kafamı dinlemeye ihtiyacım olduğu kanısındayım. Yaptığım işin bir zorluğu yok ama tatmin eden bir tarafı da yok.


Oturup ders çalışmam lazım. Biraz dişimi sıksam süper olacak. Çok yaydım çünkü.
İngilizce'yi adam akıllı halletmem lazım. Bir dil okulunda çalışıp da bu konuyu bu kadar yayan başka kimse olamaz herhalde ama cidden o kadar düzenli derslere girmeye çalışmama rağmen işten güçten fırsat olmadı. Şimdi iş güç yok öğrenciler tatilde eee doğal olarak da ders yok.
Bilmiyorum. Ama önümüzdeki yaza kadar İngilizce artık sorunsuz bir hal almalı ve senelerdir ertelediğim Fransızca kursuna gidilmeli.


Beni sanırım en çok üzen şey sürekli aynı şeyleri söyleyip de hep yerimde saymam.
Bir şeyler için çabalayan kısmımı nerede bıraktım bilmiyorum. Bulmalıyım.
Şu ara o kadar yaymış bir haldeyim ki hiç bir şeyi ellediğim yok.
Aman ben yapmiim yapılmışı vardır halindeyim.
Baksanıza blog bile yazmıyorum yazılanları okuyup geçiyorum, sevdiğim bloggera sadece yorum bırakıyorum.
Bu üşengeçlik iyi değil.


Herkes için iyi şeyler olsun.
Bunu tüm kalbimle istiyorum, gerçekten.
Tanıdığım tanımadığım herkes hem de.
Kimseye bir art niyette bulunmadım şu yaşıma kadar. Bulunmam da.

Temmuz da bitti.
Ağustos güzel geçsin.
Bugünkü gibi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Üşenmeyip yorumladığın için teşekkürler. (: